Mayıs 04, 2011

Bir Memleket ki...

Bir ülke ki... Kendi halkını ilgilendiren ekonomik ve siyasal kararları kendi alamıyor. Ekonomide IMF'nin, siyasette ABD ve AB'nin talimatlarıyla hareket ediyor. Bir ülke ki... Başbakan'ı, "Irak'a asker göndermezsek Amerika bir günde ekonomimizi çökertir, memur maaşlarını bile ödeyemeyiz" diyerek kendi parlamentosunu tehdit ediyor.
Bir ülke ki... Dokunulmazlıkları kalktığı an yargılanıp cezaevine girecek onlarca insanı milletvekili sıfatını taşıyor, taşımaya devam ediyor.
Bir ülke ki... Bakanları, milletvekilleri yargıdan kaçarken sade vatandaşları "vicdanla - cüzdan arasında sıkışmış" bir adaletten medet umuyor.
Bir ülke ki... Yeni nesilleri "imamlaştırmak" ve kızlarının başını kapatmaktan daha önemli bir eğitim hedefi bulunmuyor.
Bir ülke ki... Baklava çalan çocuklarını yıllarca hapiste çürütürken 70 - 80 milyar doları hortumlayanlarına VIP muamelesi yapıyor.
Bir ülke ki... Öğrencisi, işçisi ve memurunu sürekli sokakta polise dövdürüyor.
Bir ülke ki... İktidar partisi kadın - erkek eşitliğini hâlâ hazmedemiyor.
Bir ülke ki... Çağdaşlığın ilk şartının laiklik olduğunu kavrayamıyor, kendisine armağan edilmiş laik düzenden "ılımlı İslam" düzenine geçmeye çalışıyor ve bu kılıkla AB'ye girebileceğini sanıyor...
Bir ülke ki... Genel manzarası buyken ve bir an önce bu manzaranın değiştirilmesi gerekirken, bunların hiçbirini yapmıyor... Ya ne mi yapıyor? Havadan ve bedavadan köşeyi dönmek... Bunun için de AB'ye girmek istiyor. İstemenin ötesinde gireceğine ciddi ciddi inanıyor.
Bir ham hayaller ülkesi ki... İnsan söyleyecek laf bulamıyor...

Melih Aşık – Milliyet – 04/05/2004 tarihli yazısından

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder